19 Kasım 2012

Lotus Ayaklar



Çin’de 10. yüzyılda başlayan bir geleneğe göre 3–5 yaşlarındaki kız çocuklarının ayakları çok sıkı şekilde sarılarak ve hatta kırılarak, ayaklarının 8–12 cm arası kalması sağlanıyordu. Ayak bağlama (foot binding) adı verilen bu uygulamada kız çocuklarının ayakları çeşitli bitkilerin kaynatılmasıyla elde edilen sıcak suyun içerisine sokuluyor, masaj yapılarak yumuşatılıyordu. Ayak uzun bir sargıyla sıkıca sarılıyor, iki günde bir çözülüp temizleniyor ve tekrar sarılıyordu. Bu işlem ayağın normal boyuta gelmesini engelliyor ve zamanla başparmak hariç diğer parmaklar bükülerek ayağın altıyla birleştiği için ayakucu üçgen şeklini alıyordu. Ayakların büyümesi baskı uygulanarak engellendiği için ayağın üst kısmı kemer şeklinde eğiliyor, ayakla topuk arasındaki eklem genellikle kırılıyordu. Oldukça acı verici olan ve kangrene neden olduğu için %10 oranda ölümle sonuçlanan bu işlemler genellikle kız çocuklarının anneleri tarafından yapılıyordu.

Ayaklarıyla birlikte ayak bilekleri de sıkıca bağlanan kadınların bacaklarının alt kısımları bedenlerine göre oldukça ince bir şekilde gelişiyordu. Beden ağırlıklarını taşıyamayan kadınlar yürümekte zorlanıyor ve hayatlarını sürdürmek için yardım almak zorunda kalıyorlardı. Kadının sokakta dolaşması ve erkeklerle aynı mekanda bulunmasının hoş karşılanmadığı o dönemde küçük ayaklı kadınlar, kendi başlarına yürüyemedikleri için sokağa çıkamıyor dolayısıyla da kolaylıkla kontrol altında tutuluyorlardı. Bu nedenle küçük ayaklı kadınlar sosyal statü sahibi oluyorlardı ve bu kadınların iyi bir evlilik yapacaklarına, zenginlik içerisinde yaşayacaklarına kesin gözüyle bakılıyordu. Ayakları bağlanmamış olan kızlar ise ancak hizmetçilik yapıyor ve toplumda hoş görülmeyen, kimsenin istemediği erkeklerle evlenebiliyordu.

O dönemde güzelliğin simgesi olan küçük ayakları cinsel anlamda cezp edici bulan erkekler aynı ayakları çıplakken görmek istemediğinden, kadınlar sürekli sargıyla veya lotus adı verilen özel ayakkabılarla yaşamak zorundaydılar.

Hanedanlık'dan Halk Cumhuriyeti’ne geçildiği dönemde ayak bağlama uygulaması yasaklandı. Ancak yasaklanma gerekçesi uygulamasının kadınlar için sağlıksız olması değil, Hanedanlık dönemini çağrıştırıyor olmasıydı. Bu dönemde küçük ayaklı kadınlar çalışmak zorunda kaldılar ve yarı özürlü sayıldılar. Ayak bağlama yasaklandığı halde uygulanmaya devam edilince, küçük ayaklı kadınlarla evlenmek men edildi. Günümüzde halen ayakları bağlı olan 70-90 yaşları arasında Çinli kadınlar bulunmakta ve bu kadınların bir kısmı küçük ayaklı olmaktan gurur duymaktadır.



1 yorum: