24 Mayıs 2012

Medya ve Aile İçi Şiddet



Geçen gün televizyonda bir gündüz programına denk geldim, konusu "aile içi şiddet". Her gündüz programı gibi konuyla ilgili birkaç konuk çağırmışlar, aile içinde yaşanan şiddet ve çareleri üzerine konuşuyorlar. Yeni çıkan yasanın ne kadar şahane olduğunu, her karakolda eğitim almış polis olduğunu, polisin karakola başvuran kadını asla eşiyle barıştırmaya çalışmadığını ve çalışmayacağını anlattılar da anlattılar...

Konuyla çalışan bir uzman olarak, bu tarz programların çok dikkatli yapılması gerektiğini düşünüyorum. Aile içi şiddete maruz kalan bir kadının önüne bütün olumsuzlukları serin, ümidini iyice yitirsin demiyorum ancak gerçekçi olmakta ve gerçekleri anlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Eşinden şiddet gören, her türlü psikolojik baskıya maruz kalan, umudu ve kendine güveni stratejik bir şekilde elinden alınan kadın herşeyin tereyağından kıl çeker gibi hallolacağını zannedip de aslında hiç de böyle olmadığını gördüğünde yıkım çok daha büyük olabiliyor.

Malesef yeni çıkan yasa (6284) mükemmel değil ve bu haliyle bile henüz tam anlamıyla uygulamaya geçebilmiş değil. Yasal haklarını kullanmak isteyen bir kadının mutlaka yasal haklarını bilerek karakola gitmesi gerekiyor. Örneğin aile içi şiddet çok uzun zamandır yasal olarak kadının şikayetine bağlı değil, ancak hala daha kadın kendisi bizzat şiddet gördüğünü ifade ettiği halde "şikayetçi olmadı" diye işlem yapmayan polis var. Karakola, mahkemeye başvuran bir kadının nelerle karşılaşabileceğini bilmesi ve karşılaştığı durumlarda ne tür tepkiler vermesi gerektiğini öğrenmesi gerekiyor.

Her karakolda aile içi şiddet eğitimi almış bir polis var mı? Hiç bilmiyorum... Ancak polisin "gitmek zorundasın" denilerek bu tarz eğitimlere gönderildiğini, istekli olmadığı için eğitimden hiçbir verim almayan polislerin olduğunu, istekli ve eğitim almış polislerin iki gün sonra alakası olmayan bambaşka bir göreve verildiğini biliyorum. Yeni çıkan yasayla bazı şeylerin değişip değişmediğini zaman gösterecek. Mevcut durumda birçok polis malesef aile içi şiddete maruz kalmış bir kadına nasıl yaklaşması gerektiğini hiç bilmiyor. Her gün eşiyle barıştırmaya kalkan, şikayetçi olursan daha kötü olur diyen, çocuklarına tek başına bakabilecek misin diye soran, bunların hiçbirini yapmasa bile en hafif haliyle kadına ilgisiz ve soğuk davranan polislerin haberlerini duyuyoruz. Erkek şiddetine maruz kalan, otorite ile sorun yaşayan, yardım alacağına dair inancı olmayan ve öz güvenini kaybetmiş bir kadının polise gitmesi çok ama çok zordur. Eğer bu cesareti gösterebilmişse, bu kadına karakola adımını attığı andan itibaren ciddi bir destek sağlanmalıdır. Bu destek karakollarımızda mevcut değil, öncesinde bu kadın maruz kalma ihtimali olan olumsuzluklar konusunda uyarılmalıdır. İstemiyorsa barıştırma çabalarını kabul etmek zorunda olmadığı, polisin yorgun veya tükenmiş olabileceği, dolayısıyla kendisine ilgisiz davranıldığını düşünürse bunu kişisel algılamaması gerektiğine dair bilgilendirme mutlaka yapılmalıdır.

Bunlar malesef sadece bir kısmı...

Aile içi şiddete maruz kalan bir kadın kendisi için birşeyler yapmaya karar verdiyse, bu yolda önüne çıkabilecek her engeli adım ve adım bilmelidir. Böylece gardını alabilir ve kendinde zaten varolan gücü hatırlayıp güvenini tekrar kazanarak yoluna devam edebilir. "Herşey şahane olacak" diye bu kadını tek başına yoluna gönderirsek, karşılaştığı ilk olumsuz durumda şiddet gördüğü ama en azından yıllardır bildiği ortama geri dönmesi muhtemeldir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder