İlk
defa 1948 yılında Robert Merton tarafından ortaya atılan Kendini Doğrulayan
Kehanet kavramı kişinin önyargıları, deneyimleri ve inançlarından yola çıkarak
bir davranış veya olayın beklentisine girmesi, beklentilerini destekleyen
davranışlar sergilemesi ve baştan belirlemiş olduğu sonuca ulaşmasıdır. Başka
bir deyişle, kişinin beklentileri ile uyumlu hareket etmesi sonucu
beklentilerinin gerçekleşmesidir. Farkında olmadan sergilediği davranışlarla
beklentileri gerçekleşen kişi, böylece baştan beri haklı olduğu yanılgısına
düşmektedir.
Örneğin
değersiz olduğunu, sevilmeye layık olmadığını düşünen biri çevresindeki
insanlara olumsuz yaklaşarak düşmanca tavırlar sergiler. Bu yaklaşım ve
tavırlarıyla bir süre sonra çevresindekiler tarafından gerçekten istenmeyen biri
haline gelir. Sonuçta en baştaki değersizlik duyguları ve sevilmeye layık
olmadığı düşünceleri pekişmiş olur. Başka bir örnek de iş hayatından
verilebilir. Teslim etmesi gereken raporu yetiştiremeyeceğini düşünen bir
çalışan, “nasıl olsa yetiştiremem” diyerek zamanını farklı değerlendirecek,
raporu yazmayı erteleyecek dolayısıyla da en baştan düşündüğü gibi o raporu
yetiştiremeyecektir. “Zaten yetiştiremeyecektim” diyerek herhangi bir pişmanlık
yaşamayacağı gibi iç görü de kazanamayacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder